Kırım Yarımadası’nı 9 yıl önce yasa dışı ilhak eden Rusya, geçen yıl başlattığı savaşta Ukrayna’nın topraklarının yüzde 15’inde daha kontrolü ele geçirdi.
Ukrayna’nın başkenti Kiev’de, Rusya yanlısı dönemin Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç’in Avrupa Birliği (AB) ile Ortaklık Anlaşması’nı imzalamayı ertelemesi üzerine 21 Kasım 2013’te protestolar başladı.
Sokak gösterileri ve halkın tepkisi üzerine Yanukoviç, 22 Şubat’ta ülkeden kaçtı, ardından Batı yanlısı siyasetçiler yönetime geçti.
Yeni yönetimin iş başına gelmesi üzerine yarımadada konuşlu bulunan Rus askeri üssünden çıkan birlikler, Kırım’ın çeşitli şehirlerinde ortaya çıktı.
Ukrayna ile Rusya arasında Rus Karadeniz Filosunun konumuyla ilgili 28 Mayıs 1997 ve 21 Nisan 2010’da yapılan anlaşmalara aykırı olmasına rağmen Rus birlikleri, yarımada üzerinde hareket ederek yer değişikliği yaptı.
Rus yanlıları, Kırım’ın Rusya’ya bağlanması için 25 Şubat 2014’te Parlamentoya baskı uygulamaya başladı. 400 civarında Rusya yanlısı, Kırım Parlamentosunu basarak Kırım’ın bağımsızlığını ilan etmesi için referandum kararı almasını talep etti.
Yarımadada askeri üniformalı üzerlerinde hiçbir sembol ya da simge bulunmayan silahlı kişiler, 27 Şubat 2014’ten itibaren kamu binalarında kontrolü ele aldı.
“Yeşil adamlar” olarak adlandırılan Rus yanlısı milis güçleri, kısa sürede hükümet binalarının yanı sıra Kırım Özerk Cumhuriyeti Parlamentosunu da ele geçirdi.
“Yeşil adamlar”ın gölgesinde referandum
Eli silahlı “yeşil adamların” gölgesinde 6 Mart 2014’te toplanan Kırım Özerk Cumhuriyeti Parlamentosu, Kırım’ın Rusya’ya bağlanması için referandum yapılması kararı alındığını ilan etti. Bu süreçten itibaren yeşil adamlar, Kırım Tatarlarına ve Ukraynalılara baskı yaparak onları yarımadadan uzaklaştırmaya çalıştı.
Kırım Tatarları, parlamentonun bu kararına karşı çıkıp boykot kararı alsa da 16 Mart 2014’te yarımadada sözde referanduma gidildi. Rus yanlısı silahlı güçlerin kontrolündeki referandum sonucunda Moskova’nın da beklediği kararın Kırım’ın Rusya’ya bağlanması yönünde çıktığı açıklandı.
Referanduma başta Birleşmiş Milletler (BM) olmak üzere uluslararası kuruluşlar ve Türkiye dahil pek çok ülke karşı çıktı ve referandumu geçersiz saydı.
Kremlin Sarayı’nda ilhakın töreni
Moskova yönetimi ise referandumu tanıdı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 21 Mart 2014’te Kremlin Sarayı’ndaki törende, “Kırım ve Sivastopol’ün Rusya’ya bağlanması ve yeni federal bölgeler oluşturulmasını” öngören yasayı imzaladı. Böylece Rusya, Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü tanımasına ilişkin 1994’te imzaladığı Budapeşte Memorandumu’na aykırı olmasına rağmen Kırım’ı yasa dışı ilhak etmiş oldu.
Yasa dışı ilhaktan sonra Kırım Tatar Türklerine baskılar arttı. Kırım’ın Rusya yönetimine geçmesinden sonra “26 Şubat olayları” gerekçesiyle başta yöneticiler olmak üzere Ukrayna yanlısı Kırım Tatar Türkleri baskı altına alındı, hakları ihlal edilmeye ve tutuklanmaya başladı.
Kırım Tatarlarının iradesini temsil eden Kırım Tatar Milli Meclisi, aşırıcı örgüt kapsamına alındı ve faaliyetleri yasaklandı.
Geçen yıl Rusya Kırım üzerinden de Ukrayna’ya saldırdı
İlhaktan bu yana Kırım Yarımadası’ndaki askeri gücünü arttıran Rusya, savaş öncesi de buraya binlerce asker konuşlandırdı.
Rusya’nın 24 Şubat 2022’de Ukrayna’ya başlattığı savaşta, Rus ordusunun bir kısmı Kırım üzerinden Ukrayna’ya saldırdı.
Savaş esnasında Rus ordusu zaten kontrolü altında tuttuğu Donetsk ve Luhansk’ın yanı sıra Zaporijya ve Herson’u da ele geçirdi.
Kırım’ın ardından Ukrayna’nın 4 bölgesi daha Rusya tarafından ilhak edildi
Rusya aynı Kırım’da olduğu gibi bu bölgelerde de savaş esnasında bu şehirlerin “Rusya Federasyonu’na bağlanması için” referandum düzenledi. 30 Eylül 2022’de Kremlin Sarayı’nda düzenlenen törenle Putin, Ukrayna’nın Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya bölgelerinin Rusya tarafından yasa dışı ilhak edilmesini imzaladı.
Donetsk ve Luhansk şehirleri, 2014’ten bu yana ayrılıkçılar vasıtasıyla Rusların kontrolünde bulunuyordu.
Kırım’ın ilhakının ardından Rusya böylece Ukrayna’nın yüzde 15’ini daha topraklarına kattı.
Herson ve Zaporijya bölgeleri Donbas’ı Kırım ile bağladı
Rus ordusu bir süre sonra Herson şehrinden Dnipro Irmağı’nın sol yakasına çekilse de bölgede kontrolünü devam ettiriyor.
Kırım Yarımadası’nın kuzeyinde yer alan Herson, su kaynaklarına sahip olması nedeniyle ilhak edildikten sonra su sıkıntısı yaşanan Kırım için oldukça önem arz ediyor.
Halen yoğun çatışmaların sürdüğü Zaporijya bölgesinin yaklaşık yüzde 70’i Rus askeri güçlerinin, Zaporijya şehri dahil yaklaşık yüzde 30’u da Ukrayna ordusunun kontrolü altında bulunuyor.
Şehrin Ukrayna’nın elinde bulunması nedeniyle Rus yanlısı yönetim, bölge merkezini Melitopol olarak ilan etti.
Söz konusu bölgedeki Avrupa’nın en büyük nükleer santrali konumunda bulunan Zaporijya Nükleer Santrali’ni Ruslar kontrol ediyor.
Gerek Herson bölgesi gerekse Zaporijya bölgesi, Rusya’nın Donbas bölgesi üzerinden Kırım ile kara yolu bağlantısı kurabilmesi için kilit konumda bulunuyor.